18 Mayıs 2013 Cumartesi

Hiç tanımadığım sevdiklerim

Düşündüm de, seviyorum ben sizinle konuşmayı.. Bloglardaki yazıları okurken sanki yazar ve ben, yani birbirini hiç tanımayan iki insan, en sevdikleri yerde, yanlarında en sevdikleri içecek, söyleyeceklerimizi hiç düşünmeden konuşuyoruz. Sizinle konuştuklarımı yıllardır sevdiğim, birlikte zaman geçirdiğim insanlarla konuşmuyorum, belki de konuşamıyorum. Sanki çoğu insan da benim gibi, konuşamıyor ama bol bol yazıyor. Başka isimlerle, hiç resimleri olmadan hem de.. Hepimiz biraz gölgede bırakıyoruz kendimizi sonra bir bakıyoruz hiç tanımadığımız arkadaşlarımız olmuş.. Hepsi bir birinden farklı, ama hepsinde bir parça kendimizi buluyoruz.. Bu da en güzeli.

Geçen haftalarda birazcık fazla yorulunca, ya da şöyle söyleyelim, kendime normalden çok çok az zaman ayırınca, bu hafta sonu ben kendimleyim dedim. Ben kendimleyken en sevdiğim şey sizlerle sohbet etmek. Şimdi yine yanımızda en sevdiğimiz içecek. En sevdiğimiz kıyafetlerimizle, en sevdiğimiz yerde olduğumuzu varsayın… Benim sizi arayıp, biraz sohbet etsek mi dediğimi düşünün.. Çok güneşli bir günde, çiçeklerin etrafı sardığı, çimenlerin üstünde beyaz, demirden bir masada, yine beyaz, demirden sandalyelerde oturuyoruz. Elimizde en sevdiğimiz içecekler.. Bir yudum alıyorum. Mutluyum aslında ama konuşmak istiyorum sadece biraz. Sonra başlıyorum..

Yıllar sonra nasıl olacağını düşündün mü hiç? Düşünmedin mi? Bugün ne günlerden, 18 Mayıs 2013. Şimdi sana desem ki kapa gözlerini, bir 5 ya da 10 yıl sonrasına git. Bir ayna karşısında durduğunu farz et ve aç gözlerini.. Ne gördüğünü bana anlatabilir misin? Ben gözlerimi kapıyorum, ama açtığımda bir şey göremiyorum.. Sanki görmek istediğim şeyin ne olduğunu bilmiyorum. Kendimi, aynanın arkamdan göstereceği manzarayı bilemiyorum. Ne amaçla, ne yapmam gerektiğini bilemiyorum..

Yine uzanıp elime dokunursunuz, belki “ben de böyleyim. Hayat böyle… Sen kendi  planını yaparsın, o kendi planını” dersiniz. Belki de sadece “hadi dürüst ol, ne istiyorsun. Gel birlikte ne istiyorsan ona ulaşalım” dersiniz..

Sonra siz anlatırsınız..
Ben dinlerim..
Ve gülecek bir şey illa ki de buluruz..  

10 yorum:

  1. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haftada bir olunca geyik yapma az ciddi ol diyorum kendime :) Bu yazımı sizlere armağan ediyorum tanımadığım arkadaşlarım ;))

      Sil
  2. Gülecek bir şey illaki buluruz.. :)
    Hiç tanımadığım sevdiklerim iyi ki var..:))

    YanıtlaSil
  3. Yıllar sonrayı bırakalım, ertesi günü bile bilemiyoruz ki. Bizler kahin değiliz, Matrix'teki kadın o hakkı bizden çalmış maalesef.
    ahaha şaka bir yana güzel bir yazı olmuş.
    Ama o sandalyeler çok rahatsız, benden söylemesi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ama yıllar sonra ne olmak istediğini bilebilirsin. Ya da nerde olmak istediğini.. Bendeki problem ne istediğimi bilmemem..
      Madem hayal kuruyoruz sandalyeler de pek rahatmış gibi davranalım :) Kapa gözlerini yumuşacık olsunlar, önemli olan bizim sohbetimiz ;)

      Sil
  4. Hic tanimadigimiz sevdiklerimiz. Hep yazalim, hep kendimiz icin, hep birbirimiz icin yazalim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aaaa bu yorumu yeni gördüm :s Evet Ahucum hep yazalımm :))

      Sil
  5. hiç tanimadiz sevdiklerimiz ve tanidimiz boll boll yazalim ve gülelim (:

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...